Page 2 - Yeşilyurt Belediyesi Ocak 2018 Etkinlikleri
P. 2
CAK 2018 ETKİNLİKLERİ
karşı ayakta dimdik duran ve ümmetinin canlı olduğunu zaten İsrail diye bir devlet olduğunu kabul etmiyoruz. İsrail
gösteren, direndikçe de ümmetinin ayakta olduğunu ortaya diye bir devleti tanımıyoruz. İsrail olan savaşımız sadece
koyan önemli kentlerimizdir bir tanesidir ve tarih boyunca sınır savaşı değil bir varoluş ve hayatta kalma savaşıdır.
bunu sergilemiştir. Malatya gibi bütün İslam coğrafyası ve Onlar yeryüzünün farklı noktalarından bizim topraklarımızı,
kentler de dış müdahaleler ve emperyalizme karşı ciddi bir ümmeti parçalamak için geldiler inşallah geldikleri yerlere
savunmada bulunmuşlardır.” dedi. bir gün tekrar gidecekler.”diye konuştu.
Soru cevap şeklinde gerçekleşen istişare toplantısında söz
“BÜTÜN MÜSLÜMANLARIN FİLİSTİN’DE HAKLARI VE alan Sivil Toplum Kuruluşu Temsilcileri Kudüs meselesi
SORUMLULUKLARI VARDIR” hakkında düşüncelerini paylaşıp, merak ettikleri konularda
Kudüs’ün İslam Coğrafyasında yeri ve konumunun çok özel sorular yönelttiler. Filistin Âlimler Heyeti Genel Sekreteri
olduğunu hatırlatan Mohammad Kheir Musa, “ Filistin ve Mohammad Kheir Musa ise tüm sorulara detaylı yanıtlar
Kudüs İslam coğrafyasının kalbi ve ruhudur. Kudüs İslam aktardı.
Âlemine hayat veren çok önemli bir merkezdir. Bizim
Filistin’de ki hakkımız sizin hakkınızdan fazla değildir, her
bir müslümanın Filistin ve Kudüs topraklarında hakkı vardır.
Filistin toprakları bütün Müslümanların malıdır, Filistinlilerin
ne kadar hakkı varsa tüm Müslümanlarında o kadar hakkı
ve sorumlulukları vardır. Bu hak bütün Müslümanların
üzerindeki sorumlulukları artırmaktadır. Arap asıllı
Hz.Ömer’in feth ettiği, Kürt asıllı Selahaddin Eyyubi ile Türk
asıllı Fatih Sultan Mehmed’in tekrardan özgürleştirdiği
Filistin’de herkesin hak ve sorumlulukları vardır. Yaklaşık
70 yıldan bugüne kadar Filistin Yahudiler ve Siyonizm
tarafından ihtilal altındadır, ancak fiili olarak bu ihtilalin 100
yıllık bir geçmişi vardır.100 yıl önce Kudüs’ün Yahudilerin
anavatanı olarak ilan edilmesi, günümüzde ise A.B.D. Başkanı
Trump’ın Kudüs’ü başkent olarak ilan etmesine kadar
süreçte Filistin’deki direniş ve mücadele asla durmamıştır
ve bundan sonrada durmayacaktır. Filistin halkı Kudüs’ü
savunmak için haklı mücadelesinden geri durmayacaktır
ve görevlerini yerine getirecektir. Kudüs ümmetin kalbidir,
Trump bu kararı almakla bütün ümmetle dalga geçmekte
ve hafife almaktadır.Bizde buna karşı tepkisiz kalmamak,
bu ümmetin diri ve ayakta olduğunu ortaya koymak için bu
tepkileri sergiliyoruz.” dedi.
“İSRAİL’İ DEVLET OLARAK KABUL ETMİYORUZ, BİR
GÜN GELDİKLERİ YERE GERİ DÖNECEKLER”
Kudüs’ün Doğu ve Batı olarak ayrılmasını kabul etmediklerini
sözlerine ekleyen Mohammad Kheir Musa,” 70 yıldır işgal
altında olan Kudüs, daha önceden işgal edilmiş Batı Kudüs ve
1968 yılında işgal edilen ve şu anda Mescidi Aksa’nın içinde
bulunduğu Doğu Kudüs olarak ikiye ayrılmıştır. Kudüs’ü bizler
iki ayrı şehir olarak kabul edemeyiz, tek bir merkez olarak
kabul ediyoruz. Kudüs’ün bölünmesi ve parçalanması kabul
edilemez, ikiye ayrılmasına müsaade etmeyeceğiz. A.B.D.’nin
Tel Aviv’deki Başkonsolosluğunun Kudüs’e taşınmasını asla
kabul etmiyoruz, onlar elçiliklerini oraya getirecek diye orada
sürekli kalacak diye bir durum söz konusu olamaz. Aynı
zamanda Tel Aviv ve Kudüs işgal altındadır, biz konuyu böyle
değerlendiriyoruz. Tel Aviv’de Kudüs’te Müslümanlarındır, bir
gün bu elçilikler bu topraklardan ilelebet sökülüp atılacaktır.
Trump’ın açıklamalarını kesinlikle kabul etmiyoruz biz
karşı ayakta dimdik duran ve ümmetinin canlı olduğunu zaten İsrail diye bir devlet olduğunu kabul etmiyoruz. İsrail
gösteren, direndikçe de ümmetinin ayakta olduğunu ortaya diye bir devleti tanımıyoruz. İsrail olan savaşımız sadece
koyan önemli kentlerimizdir bir tanesidir ve tarih boyunca sınır savaşı değil bir varoluş ve hayatta kalma savaşıdır.
bunu sergilemiştir. Malatya gibi bütün İslam coğrafyası ve Onlar yeryüzünün farklı noktalarından bizim topraklarımızı,
kentler de dış müdahaleler ve emperyalizme karşı ciddi bir ümmeti parçalamak için geldiler inşallah geldikleri yerlere
savunmada bulunmuşlardır.” dedi. bir gün tekrar gidecekler.”diye konuştu.
Soru cevap şeklinde gerçekleşen istişare toplantısında söz
“BÜTÜN MÜSLÜMANLARIN FİLİSTİN’DE HAKLARI VE alan Sivil Toplum Kuruluşu Temsilcileri Kudüs meselesi
SORUMLULUKLARI VARDIR” hakkında düşüncelerini paylaşıp, merak ettikleri konularda
Kudüs’ün İslam Coğrafyasında yeri ve konumunun çok özel sorular yönelttiler. Filistin Âlimler Heyeti Genel Sekreteri
olduğunu hatırlatan Mohammad Kheir Musa, “ Filistin ve Mohammad Kheir Musa ise tüm sorulara detaylı yanıtlar
Kudüs İslam coğrafyasının kalbi ve ruhudur. Kudüs İslam aktardı.
Âlemine hayat veren çok önemli bir merkezdir. Bizim
Filistin’de ki hakkımız sizin hakkınızdan fazla değildir, her
bir müslümanın Filistin ve Kudüs topraklarında hakkı vardır.
Filistin toprakları bütün Müslümanların malıdır, Filistinlilerin
ne kadar hakkı varsa tüm Müslümanlarında o kadar hakkı
ve sorumlulukları vardır. Bu hak bütün Müslümanların
üzerindeki sorumlulukları artırmaktadır. Arap asıllı
Hz.Ömer’in feth ettiği, Kürt asıllı Selahaddin Eyyubi ile Türk
asıllı Fatih Sultan Mehmed’in tekrardan özgürleştirdiği
Filistin’de herkesin hak ve sorumlulukları vardır. Yaklaşık
70 yıldan bugüne kadar Filistin Yahudiler ve Siyonizm
tarafından ihtilal altındadır, ancak fiili olarak bu ihtilalin 100
yıllık bir geçmişi vardır.100 yıl önce Kudüs’ün Yahudilerin
anavatanı olarak ilan edilmesi, günümüzde ise A.B.D. Başkanı
Trump’ın Kudüs’ü başkent olarak ilan etmesine kadar
süreçte Filistin’deki direniş ve mücadele asla durmamıştır
ve bundan sonrada durmayacaktır. Filistin halkı Kudüs’ü
savunmak için haklı mücadelesinden geri durmayacaktır
ve görevlerini yerine getirecektir. Kudüs ümmetin kalbidir,
Trump bu kararı almakla bütün ümmetle dalga geçmekte
ve hafife almaktadır.Bizde buna karşı tepkisiz kalmamak,
bu ümmetin diri ve ayakta olduğunu ortaya koymak için bu
tepkileri sergiliyoruz.” dedi.
“İSRAİL’İ DEVLET OLARAK KABUL ETMİYORUZ, BİR
GÜN GELDİKLERİ YERE GERİ DÖNECEKLER”
Kudüs’ün Doğu ve Batı olarak ayrılmasını kabul etmediklerini
sözlerine ekleyen Mohammad Kheir Musa,” 70 yıldır işgal
altında olan Kudüs, daha önceden işgal edilmiş Batı Kudüs ve
1968 yılında işgal edilen ve şu anda Mescidi Aksa’nın içinde
bulunduğu Doğu Kudüs olarak ikiye ayrılmıştır. Kudüs’ü bizler
iki ayrı şehir olarak kabul edemeyiz, tek bir merkez olarak
kabul ediyoruz. Kudüs’ün bölünmesi ve parçalanması kabul
edilemez, ikiye ayrılmasına müsaade etmeyeceğiz. A.B.D.’nin
Tel Aviv’deki Başkonsolosluğunun Kudüs’e taşınmasını asla
kabul etmiyoruz, onlar elçiliklerini oraya getirecek diye orada
sürekli kalacak diye bir durum söz konusu olamaz. Aynı
zamanda Tel Aviv ve Kudüs işgal altındadır, biz konuyu böyle
değerlendiriyoruz. Tel Aviv’de Kudüs’te Müslümanlarındır, bir
gün bu elçilikler bu topraklardan ilelebet sökülüp atılacaktır.
Trump’ın açıklamalarını kesinlikle kabul etmiyoruz biz
